Gebeliğin özellikle ilk haftalarında ortaya çıkan yorgunluk, halsizlik ve bitkinlik, anne adayını kendine daha fazla zaman ayırmaya teşvik eden önemli bir uyarıdır. Gebelik döneminde anne adayında meydana gelen fizyolojik değişimler, bedende yorgunluğa neden olmaktadır. Bu yorgunluk hissi, anne adayının sürekli uyuma ve uzanma isteği duymasına yol açar. Vücut, gebelik döneminde bol bol dinlenmek ister. Gün boyu uyuma isteği, anne adayını gebeliğin ileri aylarında dinamik olmaya hazırlamaktadır.

Gebelik sırasında anne adayının solunum kapasitesi artar. Soluklar derinleşir ve amaç, bebeğin daha fazla oksijen almasını sağlamaktır. Gebeliğin ileri dönemlerinde ise rahmin akciğeri yukarı doğru itmesi, yeterli oksijen alımını destekler. Ayrıca anne adayında kan damar sistemi ve dolaşan kan hacmi artar. Kalp daha güçlü ve hızlı çalışır. Tüm bu değişimler, rahmin giderek büyümesi, bebeğin ağırlaşması ve diğer gebelik kaynaklı nedenlerle anne adayında yorgunluk gözlemlenir.

Gebelikte yorgunluk, doğuma kadar sürebilir. Gebeliğin ilk haftalarından başlayıp, orta dönemlerinde biraz normalleşen ve gebeliğin son aylarında tekrar kendini belli eden yorgunluk, doğumun gerçekleşmesi ile birlikte yavaş yavaş anne vücudunu terk eder. Anne adayının gebelikte yorgunluk yaşamaması veya yaşadığı yorgunluğu en aza indirmek için sağlıklı beslenmesi ve kendine zaman ayırması gerekmektedir. Bol vitamin içeren ve özellikle antioksidan bakımından zengin besinlerle beslenmek önemlidir. Vücuda enerji verecek besin takviyeleri almak ve bol istirahat etmek, anne adayının yorgunluk şikayetlerini en aza indirecek ve fayda sağlayacaktır.

Anne adayının yorgunluk, halsizlik ve bitkinliği ayağa kalkmasını engelleyecek derecede ise mutlaka doktora başvurmalı ve gerekli tahlillerle vücutta ihtiyaç duyulan kalsiyum, mineraller ve vitaminlerin takviyesi yapılmalıdır.

Gebelikte yorgunluk, anne adayının yaşam kalitesini etkileyebilir. Bu nedenle, doğru beslenme, düzenli egzersiz ve yeterli dinlenme gibi önlemler almak, hem anne hem de bebek sağlığı açısından büyük önem taşır. Gerektiğinde doktora başvurarak, eksik olan vitamin ve minerallerin takviyesini yapmak, bu dönemi daha rahat geçirmenize yardımcı olacaktır.